(Not: Yukaridaki resim, vegankedi.com sitesinden izin alinarak kullanilmistir.)
2007’den beri vegan yaşayan bir bilim insanıyım, beslenmeyle ilgili bilimsel yayınları okumak ve bunları herkesin anlayabileceği bir dille anlatmak benim için bir zevk. İki vegan hamilelik geçirdim, bu dönemde de ne veganlığı, ne yogayı, ne de bilimi bıraktım. Öğrenmek ve öğretmek benim için bir tutku, o nedenle de hem üniversitede bilim öğretiyorum, hem yoga öğretiyorum, hem de vegan beslenme öğretiyorum. İsterseniz siz de seminerlerime, atölyelerime veya kurslarıma katılabilirsiniz. İletişimde kalmak için beni Instagramda @yelizutku hesabından takip edebilir, YouTube’a eklediğim eski etkinlik videolarını izleyebilir veya e-mail listeme katılabilirsiniz. Yoga derslerime veya beslenme kurslarıma katılmak için, veya birebir danışmanlık için lütfen bana e-mail ile veya Instagram’dan doğrudan mesaj yoluyla erişebilirsiniz.
Yıllardır etik bulmasam da etçil beslenmekten vazgeçmemin 3.günündeyim. Hayvansal ürün kullanmıyor olmak sandığım gibi yorucu değil. Sanırım bilinçaltım yeterince ehlileşmiş.. :)) Beslenme konusunda ufkumun açılmasına bu başlangıç safhasında olmasa da ilerleyen günlerde ihtiyaç duyacağımdan eminim. Sürekli buğday ununa ya da patatese bağımlı olmak istemiyorum. Bu arada buğday unu ve patates şeker hastalığına sebebiyet verir mi ya da şeker hastası olan kişilere zararlı mı?
Sevgilerimle.
Hep aynı şeylerle beslenmeyin. Buğday unu derken minerallerinden arınmış ve beyazlatılmış buğday unu (beyaz un) yerine tam buğday unu kullanın. Diğer un alternatiflerini araştırın. Patates oldukça besleyici bir şey ancak onun da alternatifini bulun. Hele de kızarmış patatesi rutin yedikleriniz listesinden çıkartın. Kırk yılda bir kızarmış patatesi vücudunuz kaldırır, ama günlük beslenmenizi kızarmış patates üzerine kurmayın. Çeşitli ve dengeli beslenin.